İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | in retrospect zf. | geçmişe bakarak | ||
In retrospect, I think you were right. Geçmişe baktığımda, haklı olduğunu düşünüyorum. More Sentences |
||||
Colloquial | ||||
Konuşma Dili | in retrospect expr. | geriye dönüp baktığımda | ||
In retrospect, analysing the European Union's role in the Balkans, we can be proud of ourselves. Geriye dönüp baktığımızda, Avrupa Birliği'nin Balkanlar'daki rolünü analiz ederken kendimizle gurur duyabiliriz. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | in retrospect zf. | geçmişe bakıldığında | ||
Colloquial | ||||
Konuşma Dili | in retrospect expr. | geriye baktığımda/bakıldığında | ||
Konuşma Dili | in retrospect expr. | şimdi geriye baktığımda |